Bir Sayfa Seçin

yazan: Scott Gallant; 14 Kasım, 2016 (çeviri: Barış İşçi Pembeci; düzelti: Hira Doğrul)

Organik bahçeciler ve çiftçiler toprakta mikroorganizma yaşamın oluşturulması ve korunması gereğinin farkında. Bunu sağlamanın yolları arasında malçlama, kompostlama ve toprağa mümkün olduğunca az müdahale etme yer alır. Biliyoruz ki, bu stratejiler ve daha birçokları sağlıklı bir “toprak besin ağını” teşvik eder.

“Toprak besin ağı”, bitki gelişimi için sağlıklı bir ekosistem yaratan işlevlere sahip gözle görülmez (mantar, bakteri, tek hücreliler, nematodlar) ile gözle görülebilir (solucanlar, böcekler, eklembacaklılar) canlıların oluşturduğu birbirine bağlı düzendir. Bu canlılar toprağı havalandırır, organik materyali ayrıştırır, besin maddelerini bitkiler için kullanılabilir hale getirir, besin maddelerinin aşağı katmanlara akıp gitmesini engeller, zehirli maddeleri parçalar, bitkileri zararlı mikroorganizmalardan (patojenler) korur, azot bağlar ve daha nicesi.

Bu bilgilerden anladığımız, bahsedilen organizmaların bahçemizde veya çiftliğimizde çalışıyor olmasını istediğimizdir. Bunu başarmanın yolu bu canlıların iyi gelişebilmesi için ihtiyaç duydukları ortamı ve besinleri sağlamaktır. Kolay görünebilir ama detaylarına indiğinizde işler hemen karmaşıklaşır.

Bu organizmaların her biri farklı besin kaynaklarıyla daha çok rahat eder ve her biri ortamlarını farklı şekillerde değiştirirler. Üstelik, yetiştirdiğimiz her çeşit bitki iyi gelişebilmesi için farklı toprak ortamlarına ihtiyaç duyar: elma ve roka çok farklı evrimleşmişlerdir, evrimsel ihtiyaçları karşılandıkça daha sağlıklı yetişeceklerdir.

Bu bizim başlangıç noktamızdır ve şu soruları sorarız:

  • Ürünlerimiz ne tür toprak ortamları istiyor?
  • Bu tür toprak ortamını yaratmak için özel mikroorganizma türlerini nasıl teşvik edebiliriz?

MANTAR-BAKTERİ ORANI

Bizim çiftlikte ağaç yetiştiriciliği yapıyoruz. Daha önce şu blogta da anlattığım gibi, ağaçlar meyve bahçelerimizi çevreleyen orman ekolojisini taklit eden bir ortamda iyi yetişiyorlar. Bu ekolojiyi anlamak için kullanabileceğimiz ölçülerden biri mantar/bakteri biyokütle oranıdır (M/B).

Bu, mikrobiyal biyokütlenin, yani toprakta yaşayan tüm canlıların topraktaki paylarının ölçümüdür. Yani, canlı organizmalarının ne kadarının mantarsı ne kadarının bakteriyel olduğunu gösterir. M/B oranı aslında toprak-besin-ağı üzerindeki insanın toprağa müdahalesinin etkilerini incelemek için kullanılır. O yüzden, aynı oran her bir bitkinin ne istediğine karar vermek için de kullanılabilir. Mesela, tek yıllık tahıllar ile sebzeler 0:3 ile 1:1 arası bir oranı tercih ederken, meyve ağaçları 10:1 ile 50:1 arası orana sahip topraklarda iyi gelişirler.

Yetiştirdiğimiz ürün tiplerine uygun olarak (bizim durumumuzda bu ağaçlardır), toprağımızdaki mantar veya bakteri baskınlığını değiştirmek isteyebiliriz. Bu mikroorganizmalar, özellikle de mantarlar, arazi kullanımındaki değişimlere oldukça duyarlıdır. Bu yüzden, bu oranı farklı tekniklerin nasıl etkilediğini ve neden her şeyden önce bu oranın yüksek veya düşük olmasını istediğimizi anlamamız gerekiyor.

EKOSİSTEMİ TAKLİT ETME

Orman topraklarının mantar oranı bakteri oranına göre daha yüksektir. Her ikisinin bir çay kaşığı toprak içindeki miktarlarını ölçtüğümüzde, bakterilerin tarımsal topraklardan çayır topraklarına ve oradan da orman topraklarına doğru açılan yelpazede sabit miktarlarda kaldığını gözlemleriz. Bir çay kaşığı toprakta 100 milyon ile 1 milyar arası bakteri vardır. Hif uzunluğuna göre ölçülen mantar miktarı ise bu yelpaze boyunca ciddi biçimde artış gösterir. Tarımsal topraklarda birkaç yard (yaklaşık 91 cm) olarak ölçülürken, yaprak döken ağaç ormanlarında yüzlerce yard uzunluktadırlar; bu miktar iğne yapraklı ağaç ormanlarında kilometrelere ulaşır.

Mantarlar yüksek karbonlu maddelere bayılır- ağaç yaprakları ile dallar ve gövdenin temel yapı blokları olan selülozu ve lignini (odunözü) düşünün. Çoğu bakteri bunları parçalamak için zorlanır. Bakteriler, bunlar yerine yüksek azot içeren besin kaynaklarında mutlu olurlar- hayvan gübresini, toprağa karıştırılmış yer örtücülerini düşünün.

Bu bilgilerden farklı bahçecilik ve çiftçilik tekniklerinin bu oranı nasıl etkilediğini anlayabiliyoruz. Mesela, odun talaşı ile malçlama yapmak mantarı teşvik ederken, toprağı sürmek mantarları öldürür ve bakteriyi teşvik eder. Farklı toprak katmanlarına organik madde karıştırmaksa oranı bakteri lehine artırır.

MİNERALİZASYON / SABİTLEME DENGESİ

Bu durum mantarın ve bakterinin toprak-besin-ağında farklı rollere sahip olduğunu gösterir. Mantarlar mineralizasyon/sabitleme sürecinin bir parçası olarak besinleri almada ve tutmada daha başarlıdır. Bu, mikropların besin maddelerini tükettiği, bu sayede onları bedenlerinde sabitleyerek besinlerin alt katmanlara akmasını engellediği süreçtir.

Yaşamlarını sürdürdükçe, yani atık üretip, sonunda da besin zincirindeki yukarıda yer alanlar tarafından tüketilince, bu besin maddeleri toprak-besin-ağına bitkiler için kullanılabilir bir formda tekrar dahil olur. Buna mineralizasyon denir. Mantarlar ve bakteriler bu sürecin farklı aşamaları için son derece önemlidi ve ne ile beslendiklerine bağlı olarak etkinlikleri değişir.

BİLGİDEN PRATİĞE

Biz meyve bahçelerimizde 10:1 ve 50:1 arasında bir M/B oranı tutturmayı istiyoruz. Bu amaca ulaşabilmemiz için birçok yol var, içlerinden en kolay olanı mantar ekolojisini anlamak, barınacakları uygun ortamı ve besin kaynağını sağlamak. Biz bunu ağaçlarımızı sürekli odunsu materyallerle malçlayarak yapıyoruz.

Ormanda ortama has mikroorganizmaları geliştirip, sonra bunları meyve bahçelerimize aşılayarak süreci daha da spesifik hale getirebiliriz. Bu pratiğe “Dağ Mikroorganizması” (DM) denilmekte. Son bir yıldır DM’yi bahçelerimize devamlı olarak uyguluyoruz ki, M/B oranımız artsın ve bu mikroorganizmaların yerli ormanlara sağladığı patojen kontrolü gibi faydalardan yararlanalım.

Bizim için bu süreçteki bir sonraki aşama toprağımızdaki biyolojik içeriği mikroskop ile analiz etmek. Uygun eğitim ve tecrübe ile topraklarımızdaki ve yapraktan uyguladığımız DM içindeki M/B oranlarını belirleyebilmeyi umut ediyoruz. Bulgularımızı sizinle paylaşacağız.

Kendi mikroplarını üretmek isteyenler için, aşağıda kullandığımız tarifi sunuyoruz.

DAĞ MİKROORGANİZMASI TARİFİ

Aşama 1: Katı DM

Malzemeler:

  • 3 çuval mikroorganizma (balta girmemiş ormanların çürük tabakası)
  • 2 çuval irmik, yuka unu ya da yeşil muz unu
  • 1 galon (3,78 litre) melas, şeker kamışı suyu ya da meyve suyu
  • 1 galon su

Yapılışı:

Orman çürüğünü bir kat olarak yayın, üstünü bir kat irmik ile kaplayın. Elinizle iyice karıştırın. Melası su ile seyreltin, döküntülerle irmiği karıştırdıkça sıvıyı üstten ekleyin. Karışımı avucunuzda sıktığınızda biraz nemli ve sıkmayı bıraktığınızda da kolaylıkla dağılıyor olması gerekir.

Sonra karışımı, içine bir arkadaşınızın girdği 200 litrelik plastik bir fıçının (asla metal olmamalı) içine kürekle aktarın. Siz kürekle atarken, içerideki kişi karışımı ayaklarıyla basarak sıkıştırmalı, herhangi bir hava boşluğu kalmamasına dikkat etmelidir. Fıçıyı hava geçirmeyecek şekilde kapatın (mühürleyin) ve gölgede en az bir ay bekletin.

Elde ettiğiniz karışım üç yıl boyunca iyi durumda olacaktır. Hazır olduğunda, güçlü bir laktik asit kokusuna sahip olmalıdır.

Aşama 2: Sıvı DM

Malzemeler:

  • 5 kg katı DM
  • 1 galon melas
  • 200 litrelik içi su dolu fıçı

Yapılışı:

Melası suya karıştırın. DM’yi gözenekli bir çuvala koyun ve suyun içinde sallandırın. Fıçıyı hava almayacak şekilde kapatın ve 4 gün boyunca bekletin.

4. gün ile 15. günler arası bu karışım yapraklara sprey olarak uygulanabilir (suya oranı %10 ile %100 arası olabilir?). 15. günden sonra DM’yi doğrudan toprağa uygulayabilirsiniz. Üçüncü haftadan sonra ürünü tamamen kullanıp bitirmiş olmalısınız.

Sıvı DM’yi bitirdikten sonra, torbadaki aynı mikropları bir kez daha kullanıp yeni sıvı DM yapabilirsiniz. Sadece 1 galon melas ekleyin ve fıçıyı su ile doldurun.

KAYNAKÇA

Lowenfels, Jeff, and Wayne Lewis. Teaming with Microbes: The Organic Gardener’s Guide to the Soil Food Web. Portland, Or.: Timber, 2010. Print.

“Soil Health.” Soil Health. N.p., n.d. Web. 15 Oct. 2016. http://www.soilhealth.com.

**yazının orjinaline buradan ulaşılabilir.