İstek Ulubey Lisesi öğrencilerinden Ezgi Ülgen ile Hülya Karakoçoğlu’nun öğretmenleri Aynur Karabulut gözetiminde hazırladıkları permakültür projesi.
PROJE RAPORU
PROJE ADI:
Okulda Permakültür Olur mu?
PROJENİN AMACI:
Bu projede;
-Doğanın ekolojik sistemini örnek alarak , türler arasındaki işbirliği ve dayanışmayı sağlayarak yiyecek üreten bir ekosistemi okulumuzda gerçekleştirmek.
-Permakültür ile küçük tarım alanlarında doğal yollarla ve yerel tohumlarla üretimi arttırarak dokunulmamış doğadan uzak kalınabileceğini göstermek.
-Okulumuz ekosisteminde varolan tek ve çok yıllık ağaçlar ,sebzeler,şifalı ve yabani otlar ile kümes hayvanlarının çeşitliliğinin araştırmak,arşivlemek ve aralarındaki biyolojik ilişkilerin okulumuz öğrencilerine anlatılarak ekoloji okur yazarlığı ve çevre bilinci oluşturmak amaçlanmıştır.
GİRİŞ:
Permakültür,şehirlerde ve kırsal alanlardaki insan yerleşimlerinde uygulanabilecek bir dizi ekolojik prensip ve yöntemlerden oluşan bir tasarım sistemidir.Permakültür tasarımcıları doğal ekosistemlerin dengesine, çeşitliliğine ve direncine sahip, tarımsal olarak üretken ekosistemler tasarlarlar.Tasarımlarında su kullanımı, barınak, enerji sistemlerini, yenilebilir ve farklı amaçlarla kullanılan tek yıllık , çok yıllık bitkiler ve hayvancılığı birbirini destekler şekilde bir arada kurgularlar.Permakültür prensipleri doğanın ve doğal döngülerin dikkatli gözlemini temel alır ve her türlü coğrafya ,iklim ve kültürde uygulanabilir.Standart bir permakültür tasarımı yoktur.Tasarımcının hayallerine, uygulanan yerin fiziki özelliklerine ve biyoçeşitliliğe göre çok değişik örnekler geliştirilebilir.
Günümüzde çocuklar ve gençler çevrelerindeki baş döndürücü biyoçeşitlilikten, doğanın düzen ve uyumundan habersizler.Hangi sebze ve meyvenin toprakta ya da dalda yetiştiğini bilmiyorlar.’’Bahçedeki otlar sizce yenilebilir mi?’’ sorusunu yönelttiğimiz öğrencilerin tamamı evet yanıtını veremedi.
Permakültür ilk olarak Bill Mollison ve David Holmren tarafından 1970’lerde yaratılmıştır.O zaman sürdürülebilir kültüre karşılık gelen bir kelime olmadığından kalıcı tarım (permanent agriculture) kavramını ifade edebilmek için permakültür (permaculture )deyimini kullanmışlardır.Tarım ve kültür birbirini etkiledikleri için bu zamanla ‘’kalıcı kültüre’’( permanent culture )dönüşmüştür.Konu ile ilgilenmeye başladığımızda; Dünya’nın değişik ülkelerinde gerçekleştirilen çalışmalara ait videoları inceledik. Permakültür –Türkiye grubunun Türkiye’de gerçekleştirdiği uygulamalarını yaygınlaştırmak için gerçekleştirdiği çalışmaları inceledik. 1 – 5 Nisan 2009’da İstanbul’da bir çalıştay düzenlenmiş ve şehirde permakültür konusu işlenmiştir. Biz de çalışmamıza başlarken bu dökümanları inceledik.
Projemizin diğer permakültür uygulamalarından farkı;
1. Bir okulda çevre eğitimi ve farkındalık amacına uygun olarak planlanmış olması,
2. Kullanılan kardeş bitkilerin ve tohum fidelerinin okulumuzda çalışılan bir başka projeden sağlanan yerel tohumlardan üretilmiş olması,
3. Kümes hayvanlarının da projeye dahil edilmeleri,
4. Sulamanın, yüzey sulamanın olumsuzluklarını ortadan kaldırmak amacıyla bahçemizin değişik bölgelerinde yerleştirilen içi sırsız su küpleriyle sağlanıyor olması,
5. Okulumuzdaki yabani ot çeşitliliğinin yemek kültürümüzdeki yerini ve örneklerine de yer verilmesidir.
YÖNTEM:
1. Konu ile ilgili internet araştırması yapıldı. Permakültür bahçe örnekleri incelendi.
2. Uygulama alanı olarak okul sınırları seçildi.
3. Okuldaki mevcut biyoçeşitlilik, ortam ve iklim koşulları ve ilişkiler gözlemlendi.
4. Birbirleri ile uyumlu oldukları bilinen mevsimlik, yerel ve şifalı otlardan bir sebze bahçesi tasarlanıp uygulandı. (kışlık/yazlık)Karışık ekimle hastalıklara karşı doğal direnç geliştirilmesi hedeflendi.
5. Yüzey sulamalarının yerine bahçemizin değişik yerlerinde gömdüğümüz içi sırsız toprak su testileri ile toprağın sürekli ve homojen nemlilikte kalması sağlandı.
6. İlk ekim alanı olarak 5×20 m2 lik küçük bir alan seçildi.[Amaç: Yüksek verim veren idare edilebilir bir sistem yaratmak ve yapılacak hataların etkilerinin daha aza indirgemek]
7. Okulun yeşil alanlarındaki mevcut yabani otlar, tek ve çok yıllık bitkiler incelenerek fotoğrafları çekildi ve bir arşiv oluşturuldu.Yenilebilen otların milli yemek kültürümüzdeki yeri ve kullanım şekilleri araştırıldı.
8. Bahçedeki yabani otların ve zararlı böceklerin kontrolü çevrede dolaşmaya bırakılan kümes hayvanları ile yapıldı.
9. Kümes hayvanlarının içme suyu ihtiyaçları için kümesin çatısında yağmur sularını toplayıp biriktiren bir sistem geliştirildi.Kümesin güney cephesine bir sera tasarlandı.
10. Yemekhaneden bitkisel atıklar ve çay atıkları alınarak kompost alanı oluşturuldu.Sonbaharda ağaçlardan dökülen yapraklar da kompost alanına dahil edildi.
11. Öğrencilerin kendi üretimlerini kendilerinin yapabilmeleri için evlerinde balkon, teras, bahçe vb. mekanlarda kendi bahçelerini ve permakültür tasarımlarını gerçekleştirebilmeleri sağlandı. İstekli öğrencilere tohum ve fide desteği verildi.
12. Nezahat Gökyiğit Botanik bahçesine gezi düzenlenerek merak edilenler öğrenilip çeşitli bahçe örnekleri incelendi.
Projenin tam metni şu adresten indirilebilir: