Bir Sayfa Seçin

Permakültür Peyzaj Tasarımı: Ardıllığı Anlamak ve Hızlandırmak

(çeviri: Emre Rona)

Permakültür Peyzaj Tasarımı ile oluşturulmuş küçük çiftlik sistemleri, aynı doğal sistemler gibi ardıllık süreci sayesinde daha üretken safhalara evrilir.

Fakat Permakültür’de biz, doğanın kendi ardıllık sürecini onlarca yıl beklemektense, normalde yavaş işleyen bu süreci akılcı tasarım yoluyla hızlandırır, basit çiftlik yaşamı ihtiyaçlarını karşılamak için her aşamasında ürün elde edebiliriz.

ARDILLIK NEDİR?

Doğal sistemler, aşama aşama daha üretken durumlara evrilir. Bu ardıllık süreci, çıplak kalmış ya da yangın, kuraklık, sel veya lav akışı gibi etmenlerle zarar görmüş arazilerde doğal şekilde başlar. Böylesi verimsizleşmiş araziler, ilk önce dirençli, dayanıklı “öncü” bitkiler tarafından kolonize edilir.

Kısa ömürlü azot bağlayıcı çalılar ve otları kapsayan bu türler, doğal yara bandı görevi görür. Otların ve diğer öncülerin rolü, daha üretken ve biyoçeşitliliğe sahip sistemler için gereken uygun koşulları yeniden oluşturmaktır. Bu sebepten ötürü bunlar genellikle nispeten kısa ömürlü çok yıllık (sadece birkaç yıl yaşayan) ya da tek yıllık (bir yıldan kısa yaşayan) bitkilerdir.

PERMAKÜLTÜR TASARIMINDA ARDILLIĞI HIZLANDIRMAK

Kısa, orta ve uzun vadede faydalı getiri sağlayacak bitki ve hayvan sistemlerinin ardıllığını dikkatle planlayarak, uzun vadeli, istikrarlı ve verimli üretim sistemlerinin oluşumunu hızlandırabiliriz.

• Hali hazırda var olan öncüleri değerlendirme:

Uzun vadeli planlarınızda yer almayan ot ve diğer öncüler biçilip yeşil gübre toprağa kazandırılabilir. Bu işlemi bitkiler tohuma kaçmadan önce yaparsanız sadece toprağı zenginleştirmekle kalmaz, yeniden tohum vermelerini engellediğiniz için yabani ot mücadelesinde de avantaj sağlarsınız. Önemli mineraller barındırdıkları için, bazıları sıvı gübre yapımında da kulanılabilirler.

• Toprağın İyileştirilmesi:

Toprak, ideal koşullara sahip olmadığı için öncü bitkiler ortaya çıkar. Toprak yapısını düzeltmek, hem yabani otları engeller, hem de istediğiniz türlerin gelişimini güçlendirir.

• Arzu ettiğiniz türlerin iyileştirilmiş toprağa ekimi

Toprak koşulları uygun olduğunda, daha üretken çeşit çeşit türü başarıyla ekebilirsiniz. Bitki sistemleri iyi hazırlanmış toprağa ekilir ve besi hayvanlarından da korunursa, güzelce gelişecekler ve hem gölge yaparak, hem de kapladıkları fiziksel alan sayesinde yabani otları eleyeceklerdir.

Sistem geliştikçe, meyvelerinden ve yem özelliklerinden faydalanmak için sırasıyla daha büyük besi hayvanları periyodik olarak sisteme dahil edilebilir, karşılığında et, süt, yün ve tüy sağlarlar.

2. Mıntıkada, çiftlik kullanımına yönelik ve ticari meyve ağaçları yer alır, bu ağaçlara kardeş bitkiler eşlik eder ve aralarına faydalı tek yıllık bitkiler ekilebilir.

3. Mıntıkada çok amaçlı çeşitli yem bitkileri ekilebilir: meşe, dut, gladiçya ve tagasaste etrafına kümelenmiş şifalı ot ve çalı birlikleri.

4. Mıntıkada bal, kereste, çit kazığı, yakacak odun, ağaç kabuğu ve meyve sağlayacak koruluk alanlar tasarlanabilir. İlk aşamalarda, (yeniden oluşan doğal ormanlarda olduğu gibi) epey yoğun bir ekim işlemi gereklidir.

Ağaçlar olgunlaştıkça, bitkiler seyreltilerek çit kazığı elde edilir. En güçlü ağaçların rahatça büyüyebilmesi için düzenli yapılan seyreltme işlemi, zamanla daha büyük ve kullanışlı kazıklar ve keresteler sağlayacaktır. Birçok ağaç türü bir kereden daha çok kabaklamaya (ağacın zemine yakın bir noktadan kesilmesi) müsaittir ve yeniden boy atarak faydalı kereste sağlayabilir. Bu şekilde yeniden ekim yapmaya gerek kalmaksızın devamlı ürün verirler.

• Besi hayvanı aşaması

Kuruluş safhasında hiçbir besi hayvanı içeri alınmaz. Fakat otsu katman oluşturulduktan sonra, yavaş büyüyen üretken ağaçlar da kafeslerle korunduğu taktirde, küçükbaş hayvanlar (tavuk, Afrika/Beç tavuğu gibi) sisteme dahil edilebilir. Böcekleri yiyerek ve araziye gübreleyerek verimliliği arttırırlar.

İlk birkaç sene, sistemden yumurta ve et, ayrıca iç içe ekilmiş tek yıllık sebze ve otlar elde edilebilir.

3 ile 5 yıl sonra, sistem yarı-dayanıklı aşamaya geçer ve kaz gibi daha büyük hayvanların düzenli otlamasına olanak tanır (bu hayvanlar daha genç ağaçların yapraklarını yiyebilir, kabuklarını soyabilir). Çitle çevrilmemiş genç bir okaliptüs ağacının, tagasaste, akasya ve atripleks gibi hoş lezzetli türler ile çevrelenerek korunduğunu da gördüm.

Evrimini tamamlamış, oturmuş bir sistem 5 ila 15 yılda oluşturulabilir. Koyun, keçi ve domuz gibi besi hayvanlarına yemsağlayabilir, bunun dışında çok çeşitli pazarlanabilir ürünler (odun, su ve hayvansal ürünler) verir

Sistem olgunlaştığında, idare edilmesi dışında çok az enerji girdisine ihtiyaç duyar, kendi gübresini ve malçını kendisi üretir. Ardıllık ilkesi, su kültürüne de uygulanabilir. Gölet ilk oluşturulduğunda sadece bitki ekilir. Ancak bunlar yerleştikten sonra ve sistem yarı-dayanıklı hale geldiğinde, balıklar ve kabuklular için uygun ortam sağlanır.

• Tasarıma öncülerin dahil edilmesi:

Birçok öncü tür, kurak şartlar altında bile dayanıklı, üretken ve güçlüdür. Baklagil ağaçlar (ör. akasya, gladiçya, tagasaste) çok özenli bakıcılardır; meyve, yemiş ve kerestelik ağaçlara küçükken koruma ve besin sağlarlar. Bu öncü türleri, kademeli uygulamalarınızda erkenden dikmek önemlidir, çünkü toprak yapısını ve mikroiklimi, sonradan ekilecek bitkiler için uygun hale getirirler. Birçoğu yangın bariyeri ve çalı çit olarak da kullanılabilir, aynı zamanda yüksek proteinli hayvan yemi ve kovan balı üretiminde polen kaynağı ve çeşitliliği sağlarlar.

Yazının orjinali: http://www.small-farm-permaculture-and-sustainable-living.com/succession_in_permaculture_landscape_design.html